Haberde, saldırının rastgele ya da ani bir tepki değil, uzun süreli istihbarat, askeri koordinasyon ve diplomatik denge sürecinin ardından düzenlendiği vurgulandı.
İsrail’in, özellikle İran’ın nükleer programına ve Devrim Muhafızları’na yönelik artan endişeleri doğrultusunda operasyonel hazırlıklarını titizlikle yürüttüğü ve bazı hedeflerin aylar öncesinden belirlendiği ifade edildi. Planlamanın İsrail iç istihbarat servisleri, savunma bakanlığı ve başbakanlık ofisi koordinasyonuyla yürütüldüğü aktarıldı.
Axios, bu operasyonun İsrail’in bölgedeki askeri caydırıcılığını artırma ve İran’a karşı kararlılığını gösterme amacı taşıdığına dikkat çekti. Ayrıca saldırının zamanlamasının, diplomatik müzakerelerin yoğunlaştığı döneme denk gelmesi, Netanyahu hükümetinin mevcut süreci askeri baskıyla yönlendirme hedefini de yansıttığı yorumlarına yol açtı.