Türkiye, doğum oranlarındaki hızlı düşüşle nüfus dinamiklerinde kritik bir eşikten geçiyor. TÜİK’in açıkladığı verilere göre ülkenin toplam doğurganlık oranı 1,48’e gerileyerek, nüfusun kendini yenilemesi için gerekli kabul edilen 2,1’in çok altında kaldı. 2014’te 52 ilde 2,1’in altına düşen oran, bugün 71 ile rekor seviyeye ulaştı.

Bu gelişme, Birleşmiş Milletler ve TÜİK projeksiyonlarına da yansıdı. Düşük ihtimalli senaryoya göre 2100’de Türkiye nüfusu 54 milyona inerken, BM’nin düşük ve çok düşük projeksiyonlarında sırasıyla 38 ve 25 milyon seviyelerine gerileyebilecek. Nüfusun hızla yaşlanması ve sosyal-ekonomik yükün artması riski, politika yapıcıları alarma geçirdi.

Bursa’daki orman yangınına ilişkin 1 kişi gözaltına alındı
Bursa’daki orman yangınına ilişkin 1 kişi gözaltına alındı
İçeriği Görüntüle

Sorunun çözümü için hükümet, 2026-2035 dönemini “Aile ve Nüfus 10 Yılı” ilan ederek kapsamlı destek paketleri hazırlıyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Sabah gazetesi yazarı Okan Müderrisoğlu’na yaptığı değerlendirmede, hedeflerinin doğumları yeniden 2,1’in üzerine çıkarmak olduğunu belirtti. Bakan Göktaş, “Her ailenin çocuk sahibi olma kararı ekonomik, sosyal ve kültürel faktörlere bağlı. Bu alanlarda adımlarımızı hızlandırıyoruz” dedi.

Planlanan tedbirler arasında evlilik öncesi danışmanlık hizmetleri, çocuk bakım desteği, istihdam öncelikli teşvikler ile yerel yönetimlere yönelik aile dostu şehir projeleri yer alıyor. Uzmanlar, “Nüfus eğilimleri uzun vadeli bir strateji gerektirir; tek başına teşvik paketleri değil, eğitimden istihdama, konuttan sağlık hizmetlerine kadar geniş kapsamlı reformlar şart” uyarısında bulunuyor.